tag:blogger.com,1999:blog-6536224756093280028.post7951256151840965690..comments2024-01-09T19:26:51.770+03:00Comments on Göçebe Düşünceler: Yıldızların sahibi ile küçük çiçeğin sahibiSokrates'in Yeğenihttp://www.blogger.com/profile/03702596217847402460noreply@blogger.comBlogger7125tag:blogger.com,1999:blog-6536224756093280028.post-70484874319046476002012-09-24T14:07:34.120+03:002012-09-24T14:07:34.120+03:00Teşekkür ederim.Teşekkür ederim.Anonymoushttps://www.blogger.com/profile/03378095215187027569noreply@blogger.comtag:blogger.com,1999:blog-6536224756093280028.post-63395639998254327402012-09-22T23:58:26.050+03:002012-09-22T23:58:26.050+03:00Selam Şükriye, hoş geldin. Teşekkür ederim.
Bu pa...Selam <b>Şükriye</b>, hoş geldin. Teşekkür ederim.<br /><br />Bu paragrafın son cümlesini özellikle beğenmiştim. Küçük Prens'i beğenmemek elde mi, insani meziyetler bakımından ne hale geldiğimizi açık seçik ortaya koyuyor.Sokrates'in Yeğenihttps://www.blogger.com/profile/03702596217847402460noreply@blogger.comtag:blogger.com,1999:blog-6536224756093280028.post-26431120604501427532012-09-22T23:28:50.449+03:002012-09-22T23:28:50.449+03:00"Asteroid-B-612 üstüne bütün bunları anlatmam..."Asteroid-B-612 üstüne bütün bunları anlatmam, size numarasını bildirmem, büyükleri hoşnut etmek içindir. Büyükler sayılardan hoşlanır. Onlara yeni bir dostunuzdan söz açtınız mı, hiçbir zaman size önemli şeyler sormazlar. Hiçbir zaman: " Sesi nasıl? Hangi oyunu sever? Kelebek toplar mı?" diye sormazlar. "Kaç yaşındadır? Kaç kardeşi var? Kaç kilodur? Babası kaç para kazanır?" diye sorarlar. Ancak o zaman tanıdıklarını sanırlar onu. Büyüklere: "Pembe kiremitten bir ev gördüm, pencerelerinden sardunyalar, damında güvercinler vardı" derseniz, o evi bir türlü gözlerinin önüne getiremezler. Onlara: "Yüz bin franklık bir ev gördüm" demeniz gerek. O zaman: "Aman ne güzel!" diye bağırırlar"<br /><br />ne güzel bir paylaşımda bulunmuşsun.Yukardaki pargarafı da ayrca etkiler beni...Şükranhttps://www.blogger.com/profile/05790356140662947169noreply@blogger.comtag:blogger.com,1999:blog-6536224756093280028.post-31221920202369058922012-09-22T02:00:43.053+03:002012-09-22T02:00:43.053+03:00Selam 1i yok mu?, hoş geldin.
Evet, maalesef öyle...Selam <b>1i yok mu?</b>, hoş geldin.<br /><br />Evet, maalesef öyle. Herkes özgürlük aşığı ama özgürlüğün ne olduğunu soran eden yok. Herkes hakka tapıyor, hak nedir, diye soran yok. Sokrates'in Yeğenihttps://www.blogger.com/profile/03702596217847402460noreply@blogger.comtag:blogger.com,1999:blog-6536224756093280028.post-62107873734030360212012-09-22T01:42:08.015+03:002012-09-22T01:42:08.015+03:00Felsefe dedin de.. FElsefenin bu terimleri ile ilk...Felsefe dedin de.. FElsefenin bu terimleri ile ilk defa ünversitede tanışmıştım. Gerçekten her zaman kullandığımız ama anlamını tam olarak bilmediğimiz şeyler (hak, özgürlük, görev) yüzünden çok yanlış yapıyoruz...1i Yok muhttps://www.blogger.com/profile/12927612691541927843noreply@blogger.comtag:blogger.com,1999:blog-6536224756093280028.post-4672573116240289292012-09-21T21:27:52.135+03:002012-09-21T21:27:52.135+03:00Hoş geldin Şerife,
Küçük Prens gibi, haklı olara...Hoş geldin <b>Şerife</b>, <br /><br />Küçük Prens gibi, haklı olarak birçok memlekete nam salmış kitapların bir özelliği de her yaş grubuna aynı metin içinde farklı biçimlerde hitap ediyor olması değil midir zaten? <br /><br />Senin gibi bir annesi olduğu için Can çok şanslı, inan bana.Sokrates'in Yeğenihttps://www.blogger.com/profile/03702596217847402460noreply@blogger.comtag:blogger.com,1999:blog-6536224756093280028.post-78932421611399289242012-09-21T21:07:38.394+03:002012-09-21T21:07:38.394+03:00Kitabın en sevdiğim bölümlerinden biri. Yaklaşık b...Kitabın en sevdiğim bölümlerinden biri. Yaklaşık bir yıldır oğluma da okuyorum. Anladıklarımız farklı:) Yakın bir zamanda gece yatmadan önce okumuştum ona. O da yatağının yanındaki dolap kapaklarına kendi Küçük Prens'ini, hayalindeki, uçağı, koyunu resmetti. Onun çizdiği Küçük Prens hiç prens gibi giyinmemişti. Küçük Prens'in yırtık pırtık eski kıyafetleri var dedi. Fili yutan yılanı gözüne kadar çizdi. Bir de Küçük Prens'in gezegenindeki çukurları ve çiçeği sorguladı. Bu sabah da okula gitmeden önce çizgi film seyretmek istedi. Ben, tam olarak Can'ın sesiyle uyandım: "Anneeee, koş! Küçük Prens başladııı!" Anonymoushttps://www.blogger.com/profile/03378095215187027569noreply@blogger.com