7 Temmuz 2012

Kuzgun

"Dedi ki kuzgun bir daha asla!"
© Melih Tuğtağ























Yem olmamak için azgın fırtınaya, sığınmıştım bir ardıcın kovuğuna;
Sabırsızlıkla beklerken sabahı, ilişti gözlerime sıcak bir odanın aydınlığı.
Gözlerimi diktim camlara, baktım içeride genç bir adam tek başına oturmakta;
Ölümün gölgesi düşmüş gözlerine, başı önde derin derin düşünmekte
Kendi çilem yetmezmiş gibi bana, uçtum yüzü kederle güzelleşen bu adama
Mezar taşını andıran bir koltukta oturan o yıkılmış adama.

Kasvetli bir gece yarısı, düşünürken zayıf, tasalı
Yabansı, tuhaf sesi üzerine eski, unutulmuş bilgilerin,
Uykunun eşiğinde düşerken başım öne, aniden bir tıkırtı geldi içeriye
Sanki biri usulca vurdu, vurdu kapısına odamın
"Bir ziyaretçi olmalı," diye mırıldandım, "bir ziyaretçi çalıyor kapısını odamın
Yalnızca bu, başka bir şey değil." 

6 Temmuz 2012

Aşk Olsun!

Bir kadın muhabir, söyleşi yapmak için Can Yücel'i arar. Yücel:
"Bırak şimdi söyleşiyi de, gel sevişelim," der. Bir an neye uğradığını şaşıran kadın durumu kurtarmaya çalışır:
"Aşk olsun ama Can Bey."
Can Yücel o bilindik tavrıyla şu cevabı verir:
"Aşk olacak tabii, ne olacak!"

(Bunu iki yıl önce bir kitapta okumuştum ama adını hatırlayamıyorum. Bundan ötürü kaynak gösteremiyorum.)

3 Temmuz 2012

Generalim Tankınız Ne Güçlü

Tankınız ne güçlü generalim,
Siler süpürür bir ormanı,
Yüz insanı ezer geçer.
Ama bir kusurcuğu var;
İster bir sürücü.

Bombardıman uçağınız ne güçlü generalim,
Fırtınadan tez gider, filden zorlu.
Ama bir kusurcuğu var;
Usta ister yapacak.

İnsan dediğin nice işler görür, generalim,
Bilir uçurmasını, öldürmesini, insan dediğin.
Ama bir kusurcuğu var;
Bilir düşünmesini de.

Bertolt Brecht
Çev. Asım Bezirci
Sayfa başına git