Yaz geldi mi karpuz alıp yemekten korkuyorum. Çünkü yemeyene değin bir sorun yok ama bir kez alıp yedim mi artık yaz bitene kadar karpuzsuz günüm geçmiyor, tutamıyorum kendimi. Geçen hafta nihayet karpuzumu alıp sezonu açtım. Açtım açmasına da tadı hoşuma gitmedi. İki gün sonra başka yerden aldım, o da ahım şahım değilse de idare ederdi. Bir başka yerden aldığım üçüncüsü ikincisinden daha tatsızdı, nihayet dün aldığım dördüncüsü, ki onu da başkaca bir yerden almıştım, eh işte dedirtecek türden çıktı. Endişelenmeye başladım, zira o "işte budur" dediğim karpuz henüz ortaya çıkmış değil, olmayınca da bu yıl iyi karpuz gelmeyecek mi acaba, diye düşünmeye başladım. Nerede o eski bal gibi karpuzlar, diye de içimden geçiriyorum. Geçen gün bir habere rastladım, karpuza şeker mi karıştırılıyor, diye soruyordu, iyi mi.
Dedemi hatırlıyorum, köy evindeki verandaya çıkıp minderine kurulur, önüne konan büyükçe sinideki karpuzu büsbütün dilimler, sonra ortasına bir yumruk indirdi mi dilimler bir çiçeğin yaprakları gibi dağılırlardı. Ve her birimiz birer tanesini alıp yerdik. Velhasıl ne şimdiki karpuzların tadı o tat, ne de şimdiki hayatın, değil mi?
Peki,dilimledikten sonra göbeğin üzerine bıçakla bir daire çiziyor muydu? Çiziyorsa, ortasına yumruğu indirdiğinde açığa çıkan karpuzun göbeğini kim yiyordu:)
YanıtlaSilMerhaba Buraneros, hoşgeldiniz.
SilDaireyi dedem değil ama annem çiziyordu. Karpuzun tepesini, yani sapının bulunduğu yeri keserdi ilkin, hepimiz merakla beklerdik, çünkü karpuzun kelek mi yoksa kırmızı mı olacağı kendini oradan belli edecekti. Annem tepeyi keserken eğer sap yerinde duruyorsa birimiz sapından tutardık, kesilme bitti miydi de o tepe kısmı da elimizde kalırdı. Elbette kim tutuyorsa karpuzun tadına ilk bakan da o olurdu ki bu kişi çoğunlukla ben olurdum. Ortadaki o etli kısma gelince, annem onu da bize paylaştırırdı. Velhasıl hayat güzeldi. :)
Sevgiler...
Bende çok severim. Evden eksik olmaz.
YanıtlaSilBu arada mail abonelik butonu çalışmıyor. Kaldırıp yeniden yüklerseniz yazılarınızı takip edebiliriz:)
Merhaba Beyda, bize de afiyet olsun demek düşer.
SilAbonelik kutusundan haberim yoktu, hatırlattığın için çok teşekkürler. Müsait olur olmaz düzelteceğim.
Sevgiler...
Yalnızca yazın akıllara düşen, değeri bilinmemiş bir şahsiyettir.
YanıtlaSilEvet, öyle.
SilSelamlar...