Milattan önceki kimi Mezopotamya uygarlıkları ya tam olarak ya da kısmen anaerkildiler. Yani kadının egemenliği söz konusuydu. Bir başka deyişle, kadının fendi erkeği yenmiş ve iktidara gelmişti. Artık kaç yüzyıl olduğunu bilmiyorum ama bayağı sürdü de.
Sümer tanrıçalarından birinin adı İnanna'ydı. Babilliler, Akadlar ve Asurlular da ona İştar derlerdi. İştar yıldız demekti. Zaten günümüzdeki birçok dilde de, özellikle Hint-Avrupa grubu dillerinde yıldız kelimesinin iştar sözcüğünden türemiş olduğu rahatlıkla görülebilir. Birkaç örnek: astrum (Latince), asteras (Yunanca), star (İngilizce), stern (Almanca), estrella (İspanyolca), stella (İtalyanca), stêrk (Kürtçe).
Evet, sözünü ettiğimiz medeniyetlerde kadın muhtemelen günümüzdekinden daha iyi bir konuma sahipti. Gelgelelim, yıldızlar parlaklıklarını her zaman sürdüremiyorlar maalesef. Bazen gözden kaybolup, sönüp gidiyorlar. An itibariyle içinde yaşadığımız dünyanın hemen her köşesinde ezilen, büzülen, hor görülen, bırakın kadın olmaktan dolayı sahip oldukları haklarını bir tarafa, insan olmalarından ileri gelen hakları bile ellerinden alınan kadınlara rastlamak mümkün.
Bugün 8 Mart Dünya Kadınlar Günü. En başta anneler olmak üzere dünyanın ezilen, hor görülen, çile çeken, dayak yiyen, kahrımızı çeken, ayakları üstünde durmaya çalışan, çabalayan, didinen, çırpınan bütün kadınlarına selam olsun...
Dünya eğer bir oyun sahnesiyse, ve hepimiz birer oyuncuysak en zor rolleri üstlenen o kadınlar Hollywood starı olamasalar da her biri hayatın gerçek birer "iştar"ı.
Hiç yorum yok:
Yorum Gönder
Yorumunuzda bir web sayfasına bağlantı vermek istiyorsanız buraya bakabilirsiniz.
Yorumlarla ilgili notlar için buradaki sayfanın sonuna bakabilirsiniz.