30 Mayıs 2012

Ya, işte böyle

Peki, adam ismini değiştirse n'olacak? 

3 yorum:

  1. kaderimiz mi hayatımızı belirliyor yoksa biz mi ?
    veya ;
    yumurta mı tavuktan çıkar ? tavuk mu yumurtadan !!

    offf bu güzeldi... teşekkürler... :)))

    YanıtlaSil
  2. isim değişirse kader değişir.

    kaderini değiştirmek isteyenler isimlerini değiştirir ya da saklar. müstear isim bir heves değil, bir inançtır. (ismim emrah olsaydı başka biri olurdum.)

    bazı şarkıcılar, oyuncular "sahne ismi" diye bir şey kullanır. sahip oldukları fiyaka isimleri ile örtüşmediği/ denk düşmediği için gerçeği değiştirirler [bu arada gerçeği değiştirmek insanı belli eder, güzeldir] onunla meşhur olurlar hatta. (herkesin 'cüneyt arkın' diye bildiği kişi kimdir? aslında kendisi bir hikaye yazarı olarak ortaya çıkmak istemişti. ama insanlar onu bir "artist" olarak sevdiler.) insan kendine inanamıyorsa ismini değiştirebilir. anlaşılabilir bir şey bu: değiştirmeye gücün yetiyorsa her şeyi değiştir.

    [sözünü tutamamış bir adamın sözleri, gevezeliği bunlar...]

    YanıtlaSil
  3. Bunu hiç düşünmemiştim. Gerçi ben meseleye sadece bir pencereden bakmıştım. Madem dünyaya alnımızda yazımız yazılı olarak geliyoruz, o halde nasıl oluyor da isim değiştirmek gibi pek de zor olmayan bir yöntemle bütün yaşamımızı değiştirebiliriz?

    Kader meselesi, öteden beri hep merak ettiğim bir mesele. Maalesef henüz tatmin olmuş değilim. Kimleri okursam kafamdaki bütün sorulara cevap alabilirim, henüz ona da karar verebilmiş değilim. Hoş, uzun zamandır bu konuda ciddi birkaç kitap okuma düşüncesi hep kafamda durmasına rağmen bir türlü başlayabilmiş de değilim. Kısacası, merak ediyorum ama bu merakı giderecek bir girişimde de bulunmuyorum. Tembellik. Var mı önerdiğin bir kitap?

    Bir ara bütün acı verici meseleleri basit diyebileceğim bir kader açıklamasıyla geçiştirip kafamı rahatlatmaya çalışıyordum. Lise yıllarında, TV'lerde ne kadar acı verici olay görsem içten içe üzülüp duruyordum. Sonra, boşuna üzüldüğüm kanaatine vardım. Yahut da kendimi buna zorladım. "Allah öyle istiyordu". O acı çekenlerin -Filistinlilerin örneğin, ya da Afrikalıların- kaderiydi bu. Allah elbette görüyordu tüm olup bitenleri. Madem öyleydi, her şeye Hakim olan o Kadir-i Mutlak elbette bir şey biliyordu da buna bir dur demiyordu. O halde biz neden üzülmeliydik ki?

    İşte böyle bir rahatlama biçimi üretmiştim kendime. Son zamanlarda yavaş yavaş sıyrılıyorum bu düşünceden. Ama hâlâ da tam olarak gitmiş değil kafamdan. Bazen bu düşünce bana çok ilginç, marjinal geliyor, bazen de gayet basit.

    Bu arada kendi kaderimi de az merak etmiyorum hani.

    YanıtlaSil

Yorumunuzda bir web sayfasına bağlantı vermek istiyorsanız buraya bakabilirsiniz.

Yorumlarla ilgili notlar için buradaki sayfanın sonuna bakabilirsiniz.

Sayfa başına git