5 Mayıs 2016

Hıdrellez vesilesiyle Hızır Baba'ya mektup

Sayın Hazreti Hızır Baba,

Nasılsın, iyi misin? İyi olmanı Cenab-ı Hak'tan niyaz ederim ve herhalde iyisindir. Yani koca Hızır olarak Sen de iyi değilsen zaten artık e ne?.. Hızır Baba, mübarek ellerinden öperim ve de sonsuz saygılarımı ve sevgilerimi takdim ederim. 

Bugün akşam üzeri kapının önündeki gül ağacının dibine kızın biri bir şey gömüyordu. Besbelli, Sana yazdığı dilekleriydi. Biliyorsun, nice zamanlardır âciz insanlar Hıdrellez günü Senden dilek dilerler. "Yetiş Ya Hızır!" diye ünleyenlerin sayısı az değil. 

Hızır Babacığım, 
Geçen yıl yazdığım dileği gül ağacının dibine gömmeye kıyamadım ve getirdim bir yerlere sakladım. Galiba bir defterimin arasına koyduydum. Ne dilediğimi de anımsamıyorum şimdi. Biz insanlar böyleyiz işte, biliyorsundur Sen de, bugün dilediğimizi yarın unutup başka bir şey diliyoruz. 

Bugün öğrendiğime göre Hıdrellez günü güneşin doğuşuyla birlikte gömmek gerekiyormuş dileği. Ne yalan söyleyeyim, benim o saatte kalkmam, bahçeye çıkıp dileğimi gömmem olabildiğince zor görünüyor yani.

Ya Hızır Hazretleri, 
Kim bilir bugüne değin insanlar senden neler neler diledi. Hani, insan merak ediyor. Şimdi bunu düşündüm de, sırf bunu öğrenmek için bile olsa insanın hâşâ Senin yerinde olası geliyor. Bir yandan böyle merak ediyorum, bir yandan da diyorum ki, insanoğlu ve de insankızının dileyeceği şeyler üç aşağı beş yukarı tahmin edilebilir. Mesela, bir tek insan, gözünü doyuracak bir avuç toprak dilemiş midir, sanmıyorum. Oysa mal mülk, şan şöhret dileyenlerin haddi hesabı yoktur herhal.

Ya Hazreti Pir, 
Senin hakkında, "Kul sıkışmayınca yetişmez," derler. Bilmiyorum, yalnızca sıkışan kullara mı yetişirsin, yoksa sıkışmayanlara da uğrar mısın? Belki canın sıkılıyordur. Oturup konuşmak, dertleşmek istiyorsundur. Her yetiştiğin Senden bir şey diliyordur, kimse de oturup bir konuşayım edeyim demiyordur. Eğer ki bize gelirsen, ben de elbette bir şeyler dilerim, yalanım yok, fakat seninle saatlerce konuşabilirim de. Bak şimdi merak ettim Hızır Baba, acaba Senin de bir şeyler dilediğin oluyor mudur? 

İlkin dileklerimi buraya yazmaya karar vermiştim. Sonra vazgeçtim. Dünyada binlerce gül ağacı var. Hem dilekler yalnızca gül ağacının dibine de gömülmüyor. Dileğini türlü türlü yollarla ifade eden var. Hangi birine yetişeceksin? Dedim ki, eğer Hızır Baba gelirse dileklerimi ona bizzat iletirim. Yok, gelmezse canı sağ olsun, var olsun. 

Hızır Baba, mektubumu çok uzatıp Seni meşgul etmek istemiyorum. İnşallah gelirsin. Seni çok seviyoruz. Lütfen kendine iyi bak. Sağlığına çok dikkat et. Tekrar ellerinden öper, saygı ve sevgilerimi sunarım ve baki selam.

Hiç yorum yok:

Yorum Gönder

Yorumunuzda bir web sayfasına bağlantı vermek istiyorsanız buraya bakabilirsiniz.

Yorumlarla ilgili notlar için buradaki sayfanın sonuna bakabilirsiniz.

Sayfa başına git