17 Temmuz 2013

Umut

Bir Japon atasözü, malını yitiren bir şeyini, onurunu yitiren çok şeyini, umudunu yitiren her şeyini yitirmiştir, der. Duru bir kafayla düşününce bunun ne kadar böyle olduğu açıkça görülür. İnsanı yaşatan nedir? Uygarlık tarihinin kadim sorularından biridir bu. Yanıtı ortada galiba: umut. İnsanı yaşatan umuttan başka bir şey değildir. 

Bir de mutluluk konusu var. Kim ne derse desin, gelmiş geçmiş bütün insanların bu yeryüzünde tek bir amacı vardır: mutlu olmak. Çevrenize bakın, geçmişinize bakın, tarihinize bakın, başkalarına bakın, hep bunu göreceksiniz, herkes ama herkes mutlu olmanın peşinde. Yollar ayrıdır elbette, milyon tane yol var ama tek bir amaç var, o da mutlu olmak. Herkes kendi yolunda, kendi aklınca mutluluğa ermeye çabalar. Dün böyleydi, bugün böyle. Beş bin yıl önce de böyleydi, şimdi de böyle. İmparatorlar için de böyleydi, köleler için de. 

Demek ki, mutluluk umutlu olmakta yatıyor. Çıkan sonuç bu. Bundan ötürü de, insanın mutluluğu değil, umudu kovalaması lazım. Ne var ki, umut bazen elimizden uçar gider. O zaman da... 

© Copyright

2 yorum:

Yorumunuzda bir web sayfasına bağlantı vermek istiyorsanız buraya bakabilirsiniz.

Yorumlarla ilgili notlar için buradaki sayfanın sonuna bakabilirsiniz.

Sayfa başına git