O günleri özlerken
İşte benim çocukluğumun kışları da aynen böyleydi. Tam da bu zamanlar üstelik. Karın her yeri kaplayıp beyaza bürüdüğü şubat günleri. Köyün dışına çıkıp gözlerini o tarafa bir yere diktiğinde yalnızca elektrik direklerini görürdün, uzaklaştıkça bir yandan ufalan, bir yandan sıklaşan direkleri... Nereye giderdi o direkler? Hem bilir hem bilmezdik. Komşu köye giderlerdi belki, belki de gitmezlerdi, kim bilirdi? Hayat elbette o zaman da ilginç bir trene benzerdi, fakat çocuk olan bizler bunun henüz farkında değildik. Ne büyük mutluluktu, nasıl anlatılabilir! İnsan her şeye inanıyor da, o günlerin üzerinden nereden baksan yirmi yıl geçtiğine bir türlü inandıramıyor kendini. Kış günleri ne güzeldi çocukluğumun! Direklere bakar bakar uzaklaşırdım bazen. Bazen de tilkilerin kardaki ayak izlerinde bulurdum kendimi. Hiç gördünüz mü tilkilerin ayak izini? Okula gidememiş bir kız çocuğunun elinden çıkma acemi işi bir örgüye benzerler.
Hiç yorum yok:
Yorum Gönder
Yorumunuzda bir web sayfasına bağlantı vermek istiyorsanız buraya bakabilirsiniz.
Yorumlarla ilgili notlar için buradaki sayfanın sonuna bakabilirsiniz.