Biliyorsun ben hangi şehirdeysem
Yalnızlığın başkenti orası
dizeleri kalmıştı aklımda. Hatta akşam eve gelip kitabını açıp şiiri bir daha okuyunca, bu dizelerin altını çizmiş olduğumu gördüm. Daha önceki okuyuşumda, ki dört yıl önceydi, şu dizeler nasıl olmuş da dikkatimi çekmemiş veya çekmiş de ben mi şimdi anımsamıyorum, doğrusu bilmiyorum:
Yanımdaki hep bir gazetede Marilyn Monroe'nun resimlerine bakıyor
Marilyn Monroe öldü diyorum ona
Ölümü siyah bir kâkül gibi alnına düşürmesini bildi
Şimdiyse Cennette Nietzsche'nin metresi olması gerekir
Bu dizeleri okur okumaz aklıma şunlar düştü: Marilyn Monroe'yu Cennette Nietzsche'nin metresi yapabilmek için önce Cemal Süreya olmak gerekir.
Hiç kimsenin dikkatini, en azından ilk okuyuşta, çekmeyecek olan şey şudur belki de: Cemal Süreya hem Nietzsche'yi hem de Marilyn Monroe'yu cennete göndermiştir. |
Çok beğendim.
YanıtlaSilMonroe'yu mu Nietzsche'yi mi? :D
SilCemal Süreya'yı :)
SilBiliyordum öyle diyeceğini. :)
Silbu üçlüyü bir yazıda bir araya getirmek
YanıtlaSilSelam memento mori, hoş geldin. Ben pek bir şey yapmış sayılmam, Cemal Süreya yapmış yapacağını. :)
SilKolajım güzel olmuş ama, bak onu çok beğendim. :)
SilMerhaba bu tür projeler gerçekten çok güzel. Makalenizi beğendim. Umarım web siteniz beklenen ilgiyi görür
YanıtlaSilWeb Tasarım Firma Sitesi site satın al siteler mobilya