31 Ekim 2013

Çalışmaya inanan biri ve bir serseri

Bukowski'yi duymayan yoktur herhalde. Ben de çok duydum duymasına ama bugüne dek herhangi bir metnini okumadım. Bloglara göz gezdirirken, Bukowski için "adamım" diyen bir blogdaşın paylaştığı bir Bukowski şiirine rastladım. Hoşuma gitti, çevirdim. Felsefi içerikli bir şiir diyebilir miyiz buna? Bilemiyorum. Hoş, şiirin içeriğinde felsefe yok; felsefi bir kavram vs. yok, yalnızca bazı filozofların adı var, ama serserilik eden birini çalışan birine üstün tuttuğuna göre, vardır elbet anlatmak istediği bir şey. Her neyse, Bukowski'yi henüz okumadığıma göre ne desem uydurma olacak. İyisi mi şiiri okumak.


          babam ve serserinin biri

          babam çalışmaya inanırdı.

          bir işi olduğu için de 
          gururluydu.
          bazen işsiz kaldığı 
          olurdu 
          ve bundan çok utanırdı.
          o kadar utanırdı ki,
          sabahtan evden çıkar, 
          akşama dönerdi
          komşular bilmesin 
          diye.

          ben,

          bense kapı komşumuzu tutardım:
          tek yaptığı, arka bahçede 
          bir sandalyeye kurulmak
          ve garajın duvarına çizdiği 
          hedeflere ok atmaktı.
          1930'da, Los Angeles'ta
          öyle bilgeydi ki adam,
          Goethe, Hegel, Kierkegaard,
          Nietzsche, Freud,
          Jaspers, Heidegger ve
          Toynbee zor inkâr ederdi
          bilgeliğini.

          Charles Bukowski

Hiç yorum yok:

Yorum Gönder

Yorumunuzda bir web sayfasına bağlantı vermek istiyorsanız buraya bakabilirsiniz.

Yorumlarla ilgili notlar için buradaki sayfanın sonuna bakabilirsiniz.

Sayfa başına git