6 Şubat 2013

Köy

Günübirlik bir kaçamak yaptım bizim köye. Kışın köye gittiğimde hep Ahmed Arif'in Karanfil Sokağı şiiri gelir aklıma. Dört yön, on altı rüzgar / ve yedi iklim beş kıta / kar altındadır, diyor ya. Bizim köy de o misal, kışın hep kar altındadır.


Uzaktan bakınca her şey bir farklı görünür ya, karlı memleketler de her nasıl olmuşsa romantik bir anlayış'a kurban gitmiştir. Sanki oralarda kış romantizmden ibaretmiş gibi; soba, içinde çıtırtılar, üstünde kestaneler, yanında kedi, dışarıda usul usul yağan kar, pencerede seyirlik manzara...    


Köyde, hele de bizimki gibi 2200 rakımlı bir dağ köyünde romantizm ne arasın. :) Her gün evin önünü süpürmek bile başlı başına bir iş. Romantik anlayış sobanın çıtırtısını, yanında yumakla oynayan kediyi kutsamakta pek beceriklidir ama o sobanın kovalarını her gün her gün doldurup boşaltan kızcağızları, kadıncağızları hiç hesaba katmaz. Neyse ki köylüler pek de şikayetçi değiller hayatlarından. Her şeye rağmen kış yine de güzeldir onlar için.    

Kar, evle odunluğu birleştirmiş.

Sahibi şehre göçünce...

Karganın evi de karlar altında.

Hasan amcamların köpeği Kangal kırması Tasi.
Dağlık köylerde köpek insanların sigortasıdır.

Belki inanmayacaksınız ama sadece 10 aylık.

Tahsin, samanının üstünde biriken karı temizliyor. İşini bitirdikten sonra tutturdu, bize gelip çay içeceksiniz, diye, gittik içtik.
Erdoğan da çatıda biriken karın birilerine sürpriz yapmaması için önlem alıyor.

Köyde şu anda kar kalınlığı tam 2 metre. Burası bostan ekilen bir bahçe. Bahçenin etrafındaki çitin bağlı olduğu kazıkların sadece başı kalmış dışarıda.
Onlar da baharı bekliyor.

Ağaçların yarısı kar altında.

Kar, su demektir. Bütün bu karlar ilkbaharda eriyince yarısı akarsulara karışıp gidiyor, yarısı da toprağın altına geçiyor, ve kaynak suyu olarak geri geliyor. İşte bakın, bunun gibi.

Kurtlar da köyün önemli sakinlerinden. Gündüzün köyün etrafındaki dağlardalar. Havanın kararmasıyla birlikte köye yaklaşırlar. Gece köyün içine geldikleri olur. Sabaha kadar havlayan köpek seslerinin oluşturduğu fon müziğine köylüler alışkındır. 

İstanbul'dan pek de farklı değil buralar. Kadın programları, diziler falan. 

Köydeki tek ekonomik etkinlik hayvancılık. Yazın dağ bayır gezip otluyorlar ama bu mevsimde hep evdeler. Bu yüzden kışın köylüler için en zor iş hayvan bakımı. Kadınlar genelde ev işleriyle uğraşırken, erkekler de hayvanlara bakıyor.

Bu da karşı köy.

10 yorum:

  1. buraya dair bir çok detayı öğrendik de,
    neresi olduğunu öğrenemedik :))
    ?

    YanıtlaSil
    Yanıtlar
    1. Selam Haydut Montari, hoş geldin. Burası Van/Erciş.

      Sil
  2. Kar romantizmi, anca benim gibi geçici köy ziyaretçileri için geçerli görünüyor:) Yine de köy hayatına belli bir aşinalığımız var, anne-babanın köylü olmasından dolayı,en azından hatıralarını dinlemişliğimiz ve dede evlerini ziyaret etmişliğimiz var :)
    Geçenlerde bir şiir okumuştum, dur bi bakayım bulacak mıyım...buldum:
    tam da bu yüzden bir mezara bakarak bıyıklarını çekiştiren o köylülerin/ su içer ve çocuğunu döver gibi pazarlıksız şükretmesi yüce Allaha....diyordu bir yerinde...

    YanıtlaSil
    Yanıtlar
    1. Selam N.Narda. Aslına bakarsan bu romantizm dedikleri şeyin en iyi yaşanacağı yer köyler ama kimsenin haberi yok bundan sanırım. Millet romantizmi 5 yıldızlı restoranlarda arıyor. :)

      Şiir kime ait bu arada, aradım bulamadım?

      Sil
  3. Yanlış yerlerde arıyorlar o zaman.

    Şiir İsmail Kılıçarslan'ın ve İtibar dergisinin Ocak sayısındaydı. dergideki birkaç iyi şiirden biriydi:)

    YanıtlaSil
  4. Merhaba..

    Fotoğraftaki çanak anten çağa uygunluğun alameti olsa da, mevsimlerin özellikle kış'ın kış gibi yaşandığı güzel bir köy gördüğüm..
    Ben de özlerim, çocukluğumuzda daha sık gittiğimiz annemin köyünü..
    Şimdilerde şehirden pek farkı kalmamış olsa da, o kokuyu hissetmeye uğraşırım seyrek ziyaretlerimizde..
    Nerelere gittim satırlarınızı okuyunca, güzeldi :)

    YanıtlaSil
    Yanıtlar
    1. Merhaba Nisan, hoş geldin. Köyler çok güzeldir ama sen gel bunu köylülere anlat. Çoğunun gözü şehirde, bir an önce kaçıp gitmek istiyorlar.

      Tekrar beklerim, sağlıkla kal.

      Sil
    2. Hoşbuldum Sokrates'in Yeğeni..

      Davulun sesi uzaktan hoş gelir ya, şehir hayatı da çekici geliyor köylerde yaşayanlara..
      Kimse memnun değil galiba bulunduğu yerden, bir nöbet değişimi yapsak iyi olurdu :P
      Yerleşik düzene geçemem de, konuk olarak diyorum hani bir süreliğine :)

      Tekrar gelirim peki, mutlu kal sen de..

      Sil
  5. Kar ve agaclarin rengi ne kadar ahenkli degil mi? Dogu'yu sevmemin nedenlerinden biridir bu renk uyumu. Bunun bahar versiyonu ayri bir basimi dondurur.

    YanıtlaSil
    Yanıtlar
    1. Doğu, insanın yüreğine kaçmak isteği düştüğünde en iyi yerdir.

      Sil

Yorumunuzda bir web sayfasına bağlantı vermek istiyorsanız buraya bakabilirsiniz.

Yorumlarla ilgili notlar için buradaki sayfanın sonuna bakabilirsiniz.

Sayfa başına git