18 Temmuz 2014
Yıldızları görüyor musun?
Filozoflar kampa giderler. Gece birisi uyanır. Yanındakinin de uyanık olduğunu fark eder. Ne görüyorsun, diye sorar. Yıldızları, der arkadaşı. Ne anlatıyor sana yıldızlar, diye sürdürür. Öbürü başlar anlatmaya. Filozof bu ya, dünyanın düzeninden girer insanın beyin hücrelerinden çıkar. Yarım saat alır cevaplaması. Bitirdikten sonra bir süre sessizlik olur. Bu kez o sorar arkadaşına: Ya sen ne görüyorsun? Ben de yıldızları görüyorum, diye yanıtlar arkadaşı. Peki, sana ne anlatıyor yıldızlar, der. Filozof cevabı yapıştırır: Aptal, çadırı çalmışlar.
Kaydol:
Kayıt Yorumları (Atom)
:) Pratik olmak lazım bazen balıklama konuya dalmamak :)
YanıtlaSilBazen de filozof bile olsak kendi sınırlarımızı bilmek. Selamlar Myna.
SilSınırlarımızı bilmek ile kabul etmek arasında da ince bir çizgi vardır.
YanıtlaSilArkadaş haklı, çadır çalınmış o hala felsefeden bahsediyor. Ama olsun bir yandan da, çadır bulunur şimdi olmasa sonra, ama yıldızlar hakkında akla gelen bir daha akla gelmez belki...
Sevgimle.
:))
YanıtlaSilYıldızlar, deniz, mavinin her tonu, ağaçlar, sarı buğday tarlaları...Bunlar bizim için yaratılmıştır ancak bizim değillerdir, sahibi vardır. Kendi nazarımızda bu güzelliklere yüklediğimiz anlamlar, evet işte o bizimdir.
Onlara iç huzuruyla doya doya baktığımız zaman, işte en çok o zaman bizimdirler, o an kim alabilir elimizden onları? Buğday başaklarına bakarken düşündüklerimiz, denizin mavisinin bize çağrıştırdıkları... İşte en çok bunlar bizimdir.
Sil