Tilkinin kuyruğuna dokunamadı arkadaşım. Çekindi mi, tiksindi mi bilemedim; dokunamadı. İğrenti de olabilir. Neden dokunmuyorsun, diye üsteledim azıcık, yanıtsız bıraktı sorumu. Sonra kendim düşündüm nedenini, niçin dokunmadı acaba? Herhalde ölmüş bir hayvandan bir parça olduğundan ötürü o kuyruğa el sürmek istemedi diye kendi soruma cevap vermeye çalıştım. Halbuki ben görür görmez uzanıp dokundum o kuyruğa.
Gittiğimiz evin girişinde, kapının yanında asılıydı tilkinin kuyruğu. Ben tilkinin "bütününü" görmeye alışıktım. İlk görüşümde anamın kucağındaydım; üç yaşında var yoktum. Ne olduğunu anlamamıştım. Bir tilki duvarda asılı halde ne yapıyor olabilirdi? O gün orada kafama kazınan resmin aynısını yıllar içinde defalarca görecektim. Buralarda öteden beri süregelen bir gelenektir bu, tasvip edilmez bir gelenek: Tilkiyi vurup postunu samanla doldurduktan sonra bir gurur abidesiymişcesine, "Bakın, bunu ben vurdum," dercesine gelene gidene görünür bir yere asarlar. Fakat bu kez yalnızca bir kuyruktu duvarda asılı olan. İhtimal o ki, önceden bütün bir post duruyordu burada da, her ne olmuşsa post gitmiş, bu kuyruk kalmıştı geriye.
Arkadaşım tilkinin kuyruğuna dokunamadı. Ben dokundum. Tüyleri canlı bir tilkininkilerden farksızdı. Fakat tüylerin arasında saklanmış kuyruğun kendisi sert bir tahtayı andırıyordu.
Orada öyle duruyordu kuyruk. Kim bilir kaç zamandır orada duruyor ve daha kaç zaman duracak?
Ev halkı da besbelli iyice alışmıştı tilkinin kuyruğuna, farkında bile değillerdi artık.
Ben de dokunamazdım ama sadece ölü olduğu için.
YanıtlaSilcanlı olsa dokunurdum.
Harun bey,
sana istek "etimoloji talebi" yolladım arka masadan.
Merhaba Jardzy. Canlı tilkiye dokunmak sanırım çok ender rastlanılabilecek bir durumdur. Kendini ele vermez tilki. Çok kurnazdır.
Sil*
Etimoloji talebini aldım. Cevaplamaya çalışacağım.
Selamlar...
Internette insan elinden yemek yiyen tilki fotolari donuyor artik.
SilBen de dogudayken kaldigimiz yere cok yakin alanlarda cok gordum.
Haklısın, öyleleri de var. Bizim buradakiler de köylerin ortasına, evlerin kapısına kadar geliyorlar fakat yine de insanlara yakalanmamayı tercih ediyorlar. ama işte, demiş ya, demir delik çıktı mertlik bozuldu, silahla vurup öldürüyorlar maalesef.
SilHâlâ meraklı olman güzel bir yandan. Diğer yandan, deprem ile ilgili yazından hatırlıyorum; hastanenin bahçesine gidip, örtülü bedenlerin örtüsünü kaldırıp tanıdık var mı diye baktık yazmıştın. Şaşırmıştım bakabilmene. Burada da benzer bir "şeyle" dokunabiliyorsun sanırım.
YanıtlaSil*
Güzel olur tilki kuyruğu da öte yandan. Kimi atkı kimi askı niyetine, yazık.
Selam Aze. Hani derler ya, anlatılmaz yaşanır, deprem de öyle bir şeydi. Sadece sözünü ettiğin o an değil, her ânı öyleydi üstelik. Tanıdık var mı diye bakmıştık, evet. Fakat sen de olsaydın eminim öyle yapardın. Anlatılmaz bir psikoloji. "Ya bu ölülerin arasında bir yakınım varsa?" endişesi...
Sil*
Tilkilerin de neslinin hızla tükenmekte olduğunu görüyorum üzülerek.
Sağlıkla kal...